POLİTİKA Haber Girişi : 15 Mayıs 2016 17:48

Türk siyasetinde Meral Akşener'in ayak sesleri

Türk siyasetinde Meral Akşener'in ayak sesleri
Asıl darbeyi yiyecek parti AK Parti değil, CHP olacak. Akşener'li MHP'nin, AK Parti'den 1 oy çaldığı anda CHP'den en az 2 oy çalacağı kuvvetli ihtimal

1 Kasım seçimlerinden bu yana MHP'de 'kongre' olacak mı? Olmayacak mı? tartışmalarına tanık oluyoruz.

En sonda söylenmesi gerekeni en başta söyleyelim.

Kongre olsa da, olmasa da, bugün geldiğimiz noktada 'kazanan da belli, kaybeden de belli''.

Kaybeden Devlet Bahçeli.

Kazanan Meral Akşener.

Peki, Bahçeli kaybeden tarafta yer alıyorsa, neden Sinan Oğan, Ümit Özdağ ya da Koray Aydın değil de Meral Akşener kazanan oluyor ?

Bu sorunun cevabı siyasetin kelimelere dökülmeyen ancak hissedilen bölümüyle ilgili.

2002'deki Recep Tayyip Erdoğan rüzgarından sonra Türk siyaseti ilk kez gümbür gümbür gelen bir isme şahit oluyor.

Bu isim Meral Akşener'den başkası değil.

İnanılmaz bir ilgi var.

Kavga MHP içinde veriliyor olabilir.

Ancak, Akşener'e verilen destek MHP'nin sınırlarının içinden olduğu kadar dışından da geliyor.

'Harbi ağbilerin' cirit attığı bir siyaset arenasında harbiden 'harbi bir abla' siyasetin anahtarı olabileceğinin işaretlerini veriyor.

İki konuda iki ayrıntıya dikkat çekmem şart.

1-      Devlet Bahçeli'ye yönelik AK Parti ve Erdoğan'ın koltuk değneği oldu iddiaları haksızlık.

2-      Meral Akşener'in bu saatten sonra MHP kongresi olsa da olmasa da Türk siyasetinin ana aktörlerinden biri olacağını kabul etmek gerekir.

Bahçeli'ye neden haksızlık yapıldığından başlayalım.

MHP Genel Başkanı Bahçeli aslında ne AK Parti'ye ne de Erdoğan'a kayıtsız şartsız biat etmiş bir isim.

Onun açmazı şurada.

AK Parti ve daha doğru bir deyişle Erdoğan, on yılı aşan tek parti iktidarlarının değişmez kuralı olan, 'partileşen devlet, devletleşen parti' haline gelmiş durumda.

Bürokrasiden, yargıya, bugün AK Parti tarafından dizayn edilmiş bir devlet var karşımızda.

Böyle bir tabloda, terörün bu kadar gözünü kararttığı bir ortamda Devlet Bahçeli devleti koruma adına AK Parti'yi korumak zorunda hissediyor kendini.

Yani 'Devlet devleti korumak için' yapıyor siyasetini.

Anlamadığı ya da anlasa da alternatifini üretemediği nokta ise şu.

AK Parti'ye ve Erdoğan'a bu kadar açık çek verdiğin anda, sana ve partine gerek kalmıyor demektir.

MHP'deki tıkanmanın ana sebebi de bu tek yönlü ve tek cepheli alternatifsiz politik duruş.

Bahçeli bu saatten sonra kongre olsa da olmasa da siyasi anlamda ömrünü tamamlamış bir lider.

Akşener'e gelince.

MHP kongresi olursa, diğer rakiplerinin tümüne fark atarak Genel Başkan koltuğuna oturan isim olur.

Yok kongre olmazsa yine sorun değil.

Tabela partilerinden birinin başına geçer yine siyasetin bütün dengelerini değiştiren isim olur.

Akşener ve arkadaşları zannedildiği gibi MHP'ye ve teşkilatlarına muhtaç değil.

Sadece, hukuki yönden sonuna kadar mücadele etmeden MHP'den vazgeçmiş görüntüsü vermeme derdinde.

Şu anda Akşener'in MHP'ye değil, MHP'nin Akşener'e ihtiyacı var.

Bakmayın siz Akşener'li MHP'nin AK Parti'den oy çalacağı iddialarına.

Doğrudur AK Parti'den ciddi anlamda bir oy kayması olacak.

AK Parti'nin kongreye yönelik eylem ve söylemlerinin altında yatan neden de bu.

Ancak asıl darbeyi yiyecek parti AK Parti değil, CHP olacak.

Akşener'li MHP AK Parti'den 1 oy çaldığı anda CHP'den en az 2 oy çalacak demektir.

PKK'yla arasına mesafeyi bir türlü koyamayan, koyduğunu anlatamayan CHP'nin özellikle oy deposu olarak gördüğü başta İzmir olmak üzere Ege ve Trakya'da çok ciddi bir oy kaybı yaşaması kuvvetli ihtimal.

Akşener geliyor.

Öyle böyle değil, gümbür gümbür geliyor.

Erdoğan'ın ve AK Parti'nin hesap kitaplarında yaşanan paniğin nedeni de bunu en iyi onların anlamış olması.












Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.