Mahir Dinç: "Yedigöllerin dördünü Büyükşehir yuttu!"

 

 

Eski bir tekerlemedir, biraz mırıldanınca gerisi hafızadan tamamlanır...

 

Ve 'çocukluğumuz' dile gelir: 

 

-Komşu komşu

-Hu, hu!

-Oğlun geldi mi?

-Geldi

-Ne getirdi?

-İnci, boncuk.

-Kime, kime?

-Sana, bana.

-Başka kime?

-Kara kediye

-Kara kedi nerede?

-Ağaca çıktı

-Ağaç nerede?

-Balta kesti

-Balta nerede?

-Suya düştü.

-Su nerede?

-İnek içti.

-İnek nerede?

-Dağa kaçtı.

-Dağ nerede?

-Yandı, bitti kül oldu.

 

 

***

 

 

Bolu Abant'taki Yedigöller'den esinlenerek İzmir Buca'ya kazandırılmıştı Yedigöller Projesi... 

 

 

Aslında İzkent, Evka ve Egekent-3 gibi ilçenin planlı gelişimine hizmet eden kentleri arasında, kurumuş dere yatağında oluşan doğal bir vadide bir cazibe merkezi oluşturmaktı amaç.

 

 

2000 yılı martında başlayan çalışmalar 2003'de tamamlandı. 2003 Aralık ayında merhum Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina ve Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy'un örnek iş birliğiyle, dönemin İzmir Valisi Yusuf Ziya Göksu'nun katılımıyla hizmete açılmıştı. 

 

 

100 bin metrekarelik doğal vadi, biraz inşaata uygun eğimde olsaydı, yani fırsatı bulunsaydı; Yedigöller 7 Bin Evler Olarak anılan bir konut alanına da dönüşebilirdi. Ama şükür ki olmadı.

 

 

İşletmesinde aksaklıklar ve bakımında sorunlar olsa da yerel yönetimlerin eksik hizmetlerine rağmen, 'yukarı' Bucalılar, nefes almaya hep oraya gitti.  

 

 

 

 

Projede yaklaşık 15.000 m2 göl alanında toplam 7 göl şelalelerle birbirine bağlanıyordu. Restoranlarından kafeteryalarına, park alanlarından yel değirmenine, Anadolu inanç dünyasının temsilcileri Pir Sultan'dan Yunus Emre'ye heykellerinden güzel sanatlar sokağına, insan ve doğa odaklı bir kamusal alan olarak tasarlanmıştı.

 

 

'Denizsiz Buca'nın dinlendirici, doğal ziyaretçilerini keyiflendiren,  bir 'su terapi' durağı olma hedefine kısmen hizmet etti. Bakımsızlık, ışıklandırma ve yerel taeplerden uzak 'yenileme'lerle bugüne kadar geldi. 

 

 

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamaya göre, "Büyükşehir Belediyesi YEDİGÖLLER'i yeniden canlandırdı..." 

 

 

Son aşamaya gelen 'yenileme' çalışmalarını Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Özgür Ozan Yılmaz ile incelemiş İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer...

 

 

Demiş ki:  “180 bin metrekarelik Dr. Behçet Uz Rekreasyon Alanı’nın ardından kentin 90 bin metrekarelik önemli yeşil alanlarından birini daha yenilemenin mutluluğu içindeyiz. Göreve gelirken kentteki yeşil miktarını artıracağımızı, yurttaşlarımızla kent içinde doğayla daha çok buluşturacağımızı söylemiştik. Verdiğimiz sözleri tutuyoruz. Yedigöller yenilenen yüzüyle hem bu bölge hem de Buca’yı gezmeye gelen yurttaşlarımızın nefes alacağı, gençlerimizin ve çocuklarımızın spor yapacağı bir yaşam merkezi olacak.” 

 

 

 

ÜÇ GÖLET ALANINA YAĞMUR BAHÇELERİ,

BİR GÖLET ALANINA ÇOCUK OYUN ALANI 

 

 

 

Bu sözler nasıl tutulmuş bir bakalım:

 

 

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden gelen basın bültenindeki bilgiler üzerinden devam edelim: 

 

 

 

"Küresel iklim krizinin etkilerini azaltmak, su kaynaklarını verimli kullanmak amacıyla rekreasyon alanındaki 7 gölet 3’e düşürülerek yeşil alan miktarı 3 bin metrekare artırıldı."

 

 

"Göletlerde izolasyon çalışması tamamlandı ve göletler su oyunları ile hareketlendirildi. Kullanım dışında kalan 3 gölette ise yağmur bahçeleri oluşturuldu. Yağmur bahçelerine daha az su tüketen bitkiler dikilerek sulamada tasarruf sağlanması planlanıyor."

 

 

 

 

"Mart ayında başlayan çalışmalar kapsamında rekreasyon alanı içindeki oyun alanı ve oyun grupları yenilendi. Kapatılan bir gölet de gençleri ve çocukları farklı spor aktiviteleri ile buluşturacak şekilde düzenleniyor."

 

 

"Böylelikle rekreasyon alanına 2 bin metrekare daha çocuk oyun alanı kazandırılmış oluyor. Alan içinde yer alan Dede Korkut Caddesi ile Ali Şir Nevai Caddesi’ni birbirine bağlayan köprü onarıldı, kuleleri boyandı. Alanın içerisinde bazı noktalara güvenlik amaçlı korkuluk yapıldı. Yürüyüş ve koşu için 500 metre uzunluğunda tartan pist hizmete girdi. "

 

 

 

İKİ SEYİR TERASI VE BİR BİTKİ TÜNELİ YOLU

 

 

 

"2 seyir terası kazandırıldı. Meydan ile mevcut düğün salonu arasında bitki tünelinden yol oluşturuldu."

 

 

 

"Alana 54 bin 257 adet çalı grubu ve yer örtücü bitki ile süs armudu, anadolu meşesi, londra çınarı, süs elması, erguvan, çınar yapraklı dut ve leylandi olmak üzere 166 ağaç dikildi. Alana 252 ağaç ve bin 500 çalı daha dikilecek. Mevcut meydanın zemini ve alanın tamamındaki kayrak taşı zemin yenilendi. Ekipler dinlenme ve piknik alanlarındaki düzenleme çalışmalarını sürdürüyor."

 

 

 

*** 

 

 

Peki başa dönelim.

 

"Komşu komşu" deyip, tekerlemenin Buca versiyonuna katkıda bulunalım? 

 

 

- Tunç Başkan geldi mi?

- Geldi.

- Buca Yedigöller'e gitti mi? 

- Gitti?

- 'Erhan Abi' yanında mıydı?

-Hayır.

- Ne getirdi?

- Çocuk oyun alanı, yağmur bahçeleri...

- Kime kime?

- Sana, bana, Bucalı'ya...

- Başka kime?

 - Kara kediye?

- Kara kedi nerede?

- Ağaca çıktı?

- Ağaç nerede?

- Çalı sardı.

 - Çalı nerede?

- Suya düştü.

- Su nerede?

- Başkan içti!

- Başkan nerede?

- Gölete indi?

- Gölet nerede?

- Büyükşehir yuttu

- Yedigöller nerede?

 - 4'ü gitti 3'ü kaldı!

- Şelale nerede?

- Tarkan'a kaçtı.

- Neden böyle oldu?

- Küresel iklim krizi, su kaynakları kullanımı falan.

- Geççek mi?

- Biraz daha 'tekerlersen', mevcut göletleri 3'ten 1'e çekerler, görürsün geççek mi! 

 

***

 

Görülüyor ki 'becerememenin' bahanesi 'küresel ısınma' oldu...

 

 

Üzerinize düşen kamu görevini yapamayınca, binlerce metrekare alanı vatandaş yararına işletemeyince; o zaman 'su tasarrufu' falan akla geliyor ne yazık ki...

 

 

Gerçi kentin değişik noktalarında keyifli bir cuma akşamı geçirmek isteyen çoğu genç 'Yukarı Bucalı', mesela Alsancak'tan 00.00 seferi İZBAN Treni'ne binip Şirinyer'e geldiklerinde 'yukarıya' çıkabilmek için otobüs bulamazken...

 

Üstelik İzmir'den 'Melih Gökçek'e oy çıkmazken!

 

 

Yedigöller de nereden çıktı diyebilirsiniz.

 

 

Otobüs için danışabileceğiniz, sorabileceğiniz o saatlerde Şirinyer Migros otobüs durakları önünde tezgah açan İBB Hemşehri İletişim Merkezi ile eşdeğer 'Kokoreççi Sami Usta' var ne mutlu ki!

 

 

Yedigöller'i -ki artık dördü gitti üçü kaldı- kime sorsak?