Urla'da yaklaşık 65 dönümlük alanda bir adet jeotermal sondaj yeri için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nca ÇED sürecinin başlatılmasının ardından, doğaseverler ve bölge sakinleri duruma tepki gösterdiler.
HABER: BAHRİ KARATAŞ
FOTOĞRAF: MUSTAFA OĞUZ
(URLA)
Urla’nın Yağcılar Mahallesi’nde köy meydanında bir araya gelen vatandaşlar daha sonra Altınköy Koyu’ndan jeotermal sondajı açılmak istenen bölgeye yürüyüş düzenlendi.
Yürüyüşe, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP Urla İlçe Başkanı Pelin Karasakal, CHP Urla Belediye Başkan Adayı Selçuk Balkan, CHP Urla Belediye Meclis Üyesi Adayları, STK’lar ve vatandaşlar katılım gösterdi.
‘JEOTERMAL KAYNAK ARAMA ADI ALTINDA RANTA VE TALANA İZİN VERMEYECEĞİZ’
CHP Urla Belediye Başkan Adayı Selçuk Balkan verilmek istenen arama ruhsatının, iptal edilen ruhsat ile aynı durumda olduğunu savundu. Selçuk Balkan, "Bugün karşı çıkmak, tepki koymak istediğimiz şey, Altınköy sırtlarında daha önce SİT’ten dolayı iptal olan Jeotermal Kaynak Arama Ruhsatı’nın hemen iki - üç kilometre kaydırılarak tekrar aranmak istenmesidir. Bizim için her şeye karşı çıkıyorlar gibi algı oluşturmak istiyorlar. Biz her şeye karşı çıkmıyoruz. Doğaya, çevreye ve insan sağlığına zarar verecek olan çalışmalara karşı çıkıyoruz. Örneğin biz, Rüzgâr Enerji Santrali yapılmasın demiyoruz. Biz, bir tane Rüzgâr Enerji Santrali yapılırken 1000 tane çam ağacı kesileceğine daha uygun yerlerde, Hollanda gibi denizin ortasında yapılsın diyoruz" dedi.
ON YIL SONRA HER ARTEZYEN BAŞINA BİR ARITMA CİHAZI KOYMA ZORUNLULUĞU
Jeotermal kaynağı aranmasıyla ilk karşılaşılacak durumun yeraltı sularının kirlenmesi olacağını belirten Balkan, şunları söyledi:
"Zaten mevcut şartlarla devam edildiğinde ilçemizde 10 yıl sonra her artezyenin başına arıtma cihazı koymak zorunda kalacağız. Bizler doğamızı, çevremizi korumak için mücadele ediyoruz. Jeotermal kaynak arama adı altında ranta ve talana izin vermeyeceğiz."
Projelerini hatırlatan ve bölgenin korunması için önemli bir projeye imza atmak istediklerini vurgulayan Balkan, "Göreve geldiğimizde de Enstitümüz ve Orman Bakanlığı’mızla yapmayı planladığımız, Kokar Limanı- Tatar Köprüsü ve Sığacık Körfezi arasında bulunan, Urla Güney Ormanları Milli Parkı Projesi ile doğamıza zarar verecek bu tarz girişimleri engellemek istiyoruz. Ayrıca bugüne kadar olduğu gibi 1 Nisan 2024 gününde sonra da bu davaların tarafı ve takipçisi olacağım’ diye konuştu.
SUYUN ISISI ÇOK DÜŞÜK
Çevreci Avukat Şehrazat Mercan ise, sürece ilişkin bilgilendirmede bulundu, şu tespitleri yaptı ve çağrıda bulundu:
"İzmir Valiliği İZKA’nın Şubat 2022 İzmir İlindeki Jeotermal Kaynakların Potansiyeli, Kullanım Alanları, Ekonomik Ve Çevresel Etkilerinin Belirlenmesi Araştırması verilerine göre, 30-35 C derecedeki suyun, yerine ulaşmada olası 10 c derece kayıpla verimli olmayacağı ortadadır. Başlatılan ÇED sürecindeki Proje Tanıtım Dosyasında da bu veriler yer almaktadır. Suyun ısısının çok düşük olmasına rağmen, bu alanda sondaj araştırma ruhsatı verilerek ÇED sürecinin başlatılması, verimli bir bakış açısı değildir. Bölge Doğal SİT derecelendirmesi yönünden (nitelikli koruma alanı) olması ve kıyıdaki plajlardan halkın yararlandığı zengin,hassas bir bölgede böyle bir arama ruhsatı verilmesi, bilime, hukuka tamamen aykırıdır. Sadece bugün değil, bundan sonra da doğamıza sahip çıkalım ve mücadelemizde ortak olun"
Önümüzdeki yerel seçimlerin sıradan bir seçim olmadığı belirten CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ise "Bu seçim; Buca Cezaevi’nin olduğu yer yeşil alan olarak kalsın diyenlerle AVM’ler, apartmanlar yapalım diyenler arasında. Bu seçim İnciraltı yeşil kalsın diyenlerle İnciraltı’nı betona boğalım diyenler arasında. Bu seçim yalandan çevreci gözükenler, lansman toplantısında zeytin ağacı fideleri getirip ortalıkta bırakıp hepsini kurutan Hamza Dağ ile lansman törenine katılan her kişi adına ağaç diken Cemil Tugay arasında. Biz bu seçimlere böyle gireceğiz. Bu seçimlerden sonra da hep birlikte doğaya, çevreye sahip çıkmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Aslanoğlu şöyle devam etti: "Homeros Vadisi’ni apartman yığını yerine Âşık Veysel Rekreasyon Alanı haline getiren Aziz Kocaoğlu’ndan, AVM’ler yapmak yerine OliVelo Yaşam Parkı haline getiren Tunç Soyer’den, İnciraltı Kent Ormanı’nı yapan Ahmet Piriştina’dan devraldığı bayrağı gururla taşıyacağını ve daha ileriye götüreceğini düşündüğümüz başkanımız var. Yolu açık olsun."