Buca Depremi'nin toplum üzerindeki olumsuz etkileri, ekonomik yıkımın etkileriyle yarışıyor. İşte deprem gecesi istedikleri gibi toplanma alanı bulamayan Bucalılar, hayatın acımasız akışında toplanma yerini 20 Liralık Ucuz balık tezgahı olarak belirledi
İzmir Buca Depremi, resmi kurumların açıklamalarına göre 4.9 şiddetindeyken, deprem sonrasında Bucalı yurttaşların gün içinde sosyal medya hesapları üzerinden yaptıkları yorumlarında pek çok görüş '7 şiddetinde hissedilen' bir deprem olduğu yönündeydi.
Deprem, Buca gibi beton yığını ve kişi başına düşen yeşil alan miktarı İzmir'in hatta Türkiye'nin en fakir yerleşimlerinden birinde, "Deprem sonrası toplanma alanı" sorununu yeniden yakıcı bir şekilde kent gündemine taşıdı.
Depremin geceden gündüze uzanan şok edici ve uykusuz bırakan etkisi, saatler geçtikçe, yerini; gelir adaletsizliğinden kaynaklı aile bütçelerindeki ekonomik yıkımın günlük kaygılarına bıraktı.
Bucalı, toplanacağı yeri Buca Şirinyer'deki Migros önündeki balık satış reyonu olarak seçti. Çünkü market, bugüne özel, depremin etkilendiği Buca'da "20 Liraya palamut balığı satış promosyonu" düzenledi.
UCUZ BALIK KUYRUĞU
Yüzlerce paket palamut balığını, market balık reyonu önündeki kaldırımda satışa sunan market, otobüs duraklarından Çavuşoğlu Parkı'na kadar dek uzanan ucuz balık kuyruğunun olduğu alanı "toplanma alanı" olarak tercih etti ve saatlerce o palamudu 20 liradan alabilmek için sabırla bekledi.
Sırada kaynak yapmak ve dışarıdan kuyruğun en ön tarafına geçmek adına hamle yapan bazı uyanık yurttaşlar, kuyrukta dakikalardır bekleyenlerce bağırış çağırışları, hatta zaman zaman fiziki müdahaleleriyle sırann sonuna geçmeleri için uzaklaştırıldı.
Daha önce kentin dört bir yanından bedava 'askıda ekmek' almak için Velioğlu Fırını'na gelen yurttaşların uzun ve yola taşan/akıllara kazınan kuyruğuyla tanınan Buca Şirinyer, ilk kez ve parası karşılığı verilen palamut balığını satın almak üzere bir araya gelen yurttaşların oluşturduğu kuyrukla tanışmış oldu.
İlginç olan, bu yeni kuyruğun, Buca'yı ayağa kaldıran ve geceyi yurttaşa sokakta geçirten Buca Depremi üzerinden 8 saat bile geçmeden kendiliğinden oluşmasıydı.
Sadece bu tablonun durumu bile ülkedeki ekonomik sarsıntının her türlü sarsıntının üzerinde, yurttaşları yaralayan, bıçağı kemiğe dayatan sürecin özeti olmasıydı.
Bucalılarin işte bu yeni toplanma alanı, hiç olmazsa yurttaşların canları için bir araya gelebilecekleri alanların yetersizliğnden hareketle; para da harcatsa hiç olmazsa ucuza karın doyuran bir adres olarak kayda geçmiş oldu.